FIFA, 2030 Dünya Kupası’nın Fas, İspanya ve Portekiz ortaklığında düzenleneceğini duyurdu. Bu karar, beş başarısız girişimin ardından Fas’ın uzun süredir beklediği ev sahipliği hayalini gerçeğe dönüştürürken, geçtiğimiz ay yaklaşık 3.000 kişinin ölümüne yol açan yıkıcı depremin ardından ülke için moral kaynağı oldu.

Dünya Bankası’na göre, turnuvanın ev sahipliği Fas ekonomisine de önemli bir katkı sağlayabilir. Ülke, şiddetli kuraklık ve yüksek enflasyon nedeniyle zaten ağır ekonomik baskılar altında bulunuyor.
FIFA’dan gelen sürpriz açıklamada, 2030 turnuvasının yalnızca bu üç ülkede yapılacağı bildirildi. Ancak organizasyonun 100. yılı dolayısıyla Uruguay, Arjantin ve Paraguay’da da birer maç oynanacak.
Coğrafi Yakınlık ve İş Birliği
Uzmanlar, Fas ile İber ülkeleri arasındaki coğrafi yakınlığın ev sahipliği kararında etkili olduğunu belirtti. BeIN Sports analisti Muhammad Suhail: “Ortak ev sahipliği kararına coğrafi yakınlık katkıda bulundu. Son dönemde bu tür ortak organizasyonlar yaygınlaştı. Bu da futbolun bizi ayırmak yerine bir araya getirdiğini gösteriyor” dedi.
Fas’ın Uzun Mücadelesi
Fas, 1994, 1998, 2006 ve 2010 Dünya Kupaları için aday olmuş, ancak sonuçsuz kalmıştı. 2010’da kıta kotası sayesinde umutlar artmış olsa da ev sahipliği Güney Afrika’ya gitmişti. 2026 adaylığı da ABD, Kanada ve Meksika’nın ortak teklifi karşısında başarısız olmuştu.
Bu kez İspanya ve Portekiz’le yapılan ortaklık, Fas’ın şansını artırırken, 2034’e odaklanan Suudi Arabistan’ın desteği de önemli bir etken olarak değerlendiriliyor. Fas son yıllarda futbol alanında da dikkat çekici başarılar elde etti. Geçtiğimiz yıl Kadınlar Afrika Uluslar Kupası’na ev sahipliği yapan ülke, organizasyonu başarıyla tamamladı. Erkek milli takım ise 2022 Katar Dünya Kupası’nda tarih yazarak yarı finale yükselen ilk Afrika ülkesi oldu. Fas, son 16’da İspanya’yı penaltılarla, çeyrek finalde ise Portekiz’i mağlup ederek dünya dördüncüsü oldu.
Suhail, üç ülkenin ortak ev sahipliğini değerlendirerek: “Fas, İspanya ve Portekiz arasında futbol rekabeti var. Ancak bu organizasyonla birlikte rekabetin ötesine geçip, turnuvayı başarıya ulaştırmak için kolektif bir çabaya dönüşecek. Bu, rekabetten sevgiyi ve iş birliğini doğuran bir süreç olacak” diye ifade etti.